Bir sabah pencereden gelen tık tık sesiyle
uyanıyoruz . Gözlerimizi ovuşturup baktığımızda pencereden içeri süzülen güneş
odamızı aydınlatmaya başlamış ve bize “ benim adım ‘’’sun (san) (güneş)’’’ ,
hadi uyan! Okula gitme vakti geldi.” Diyor. Ve bizde okula gelmek için
hazırlanmaya başlıyoruz. Neden güneşe ihtiyacımız var çocuklar. Isı ve ışık
için öyle değil mi? Peki güneş bazı zamanlarda yaz mevsiminde, bizi çok fazla
ısıtır ve terletir, bunalırız. O zaman neye ihtiyaç duyarız. Serinliğe değil
mi? Yani gölge ve yağmura değil mi? Peki yağmur nasıl oluşur. Yağmurun yağması
için ne olması gerekir? Bulutlar değil mi? Yani “cloud”. ( ara bilgi olarak cloud kelimesini
ingilizce saatlerine her başlandığında, “be a cloud (bulut ol)” (bunu
söyleyince çocuklar ellerini kafalarının üstüne alır ve bulut yaparlar) “be a flower (çiçek ol) “ (bunu söylerken de
elleri bağlayarak bilinen çiçek olma hareketi yapılır). Cloud kelimesinin bu
sayede akılda kalması sağlanır. Eveet güneş ve bulutlar sürekli gökyüzündeler
midir? Yani geceleri de görür müyüz onları?
Göremeyiz değil mi? Onlar geceleri görünmez. Peki geceleri gökyüzü boş
mu olur . ne görürüz geceleri . tabiî ki ay (aydedeJ ) ve yıldızlar vardır değil mi?
Evet güneş ve bulutlar gökyüzünden kaybolunca ay gökyüzünde kendine bir yer
bulur ve bizi aydınlatır. Bu arada gökyüzünde yerini alan ay dede çocuklara
uyku saatlerinin geldiğini hatırlatır ve çocuklara “benim adım moon (muun) hadi
uyuyun” der. Fakat bazen uyukumuz kaçar
değil mi çocuklar? Peki akşamları gökyüzünde parlayan cisimler vardır onlar nedir? Yıldızlar. Onlara
“duck(ingilizce saatine özel olan kuklamız)”
yıldız demiyor ne diyor biliyo musunz? Hani o Türkçe konuşamıyordu değil
mi? Duck yıldıza “Star” diyor. İşte bu star lar uykusu gelmeyen çocuklara
uyumaları için bi şarkı söylerler. Ve çocuklar da kolayca uykuya dalarlar.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder